Meme büyütme ameliyatları
üzerinde en çok tartışma yapılan estetik ameliyatların başında geliyor. Bu
tartışmalar silikon meme protezlerinin ilk olarak kullanılmaya başlandığı
1960’lı yıllardan beri devam etmekte. Silikon protezler şimdiye kadar kansere neden
olmakla, vücutta bağ dokusu hastalıkları gibi birtakım rahatsızlıklara neden
olmakla, anne sütünden bebeğe geçip bebeğe zarar vermekle suçlandılar. Ancak
elli yıldır yapılan araştırmalar bu iddiaların hiçbirisini haklı çıkarmadı.
Sanki bu iddialara inat kadınlar giderek daha fazla oranda protez
taktırıyorlar. Son üç yıldır Amerika Birleşik Devletlerinde meme protezi
ameliyatları en çok gerçekleştirilen estetik müdahale oluyor. Son yıllarda bu
oranın Türkiye’de de arttığı bir gerçek. Peki ama neden daha fazla kadın
memesini büyütme ihtiyacı hissediyor?
Bence bunun en önemli nedeni
artık toplumun estetik cerrahi ameliyatlara bakış açısının değişiyor olması.
Eskiden tabu olan estetik müdahaleler giderek daha çok kesim tarafından kabul
görüyor. Eskiden, insanın sadece fiziksel olarak hastalıklı olması doktora
başvurma nedeniydi. Son zamanlarda anlaşıldıki ruhen ve psikolojik olarak da
insanın kendini sağlıklı hissetmesi en az fiziksel sağlık kadar önemli.
Yirmibirinci yüzyılda fiziksel görünümün kişinin özgüveni ve buna bağlı olarak,
sosyal başarısı ve mesleki başarısı üzerindeki önemi belirgindir. İşte tam da
bu sebeple hergün daha fazla kişi estetik müdahaleler için plastik cerrahlara
başvuruyor.
Meme büyütme ameliyatındaki
artışın ayrı bir anlamı daha var. Meme, kadında dişiliğin sembolü olan bir
organ. Estetik anlayışta zamana ve kültürlere bağlı olarak yavaş da olsa bir
değişim söz konusudur. Ancak tarih boyunca dik ve dolgun göğüsler estetik
açıdan hep tercih edilir olmuş. Giderek sayısı artak meme büyütme ameliyatları,
erkek egemen bir dünyada, erkeklerin geliştirdiği estetik anlayışına artık
kadınların da ayak uydurduğunun en önemli göstergesi bence. Kadının kendi
dişiliğini keşfetmesinin ve buna bağlı tazelediği özgüveninin sembolü. Bunun en
önemli kanıtı, artan meme büyütme ameliyatı trendi içinde en önemli talebin
hamilelik ve doğum sonrasında memesinde hacim kaybı, sarkma ve deformasyon olan
kadınlardan gelmesi. Eskiden bu grup hastaya daha az rastlanırdı. Meme büyütme
ameliyatı genelde yirmili yaşlarda meme gelişimi hiç olmamış genç kızlara
yapılırdı. Oysa şimdi otuzlu, kırklı yaşlarda, doğum sonrası deformasyona
uğramış kadınladan gelen talep daha fazla. İlginç tarafı, böyle gelen
kadınların eşleri genelde bu ameliyatı ya “gereksiz” buluyor ya da “ameliyata karşı çıkıyor”. Yani
kadınlar doğum sonrası meme estetiğini eşleri istediği için değil, kendileri
istedikleri için yaptırıyorlar.